Kaynak : Kültür Bakanlığı, Tatar Halk Edebiyatı, Türkiye Dışındaki Türk Edebiyatları Antolojisi
Millet olarak gelişene halkın kendi dili vardır, o sözlü ve yazılı şekillerinde yaşar. Günlük konuşma dili ağızlara bölünür. Ağızlar yazı diline doğrudan doğruya kaynak olamazlar, onlar önce genel halk dili şeklinde gelişir ve ancak bu kaynaktan yazı dili meydana gelir. Böylece konuşma diliyle yazı dili arasında, geçiş bölümü olarak, genele halk dili bulunur. Bunları daha ayrıntılı bir şekilde konuşma geçmeden, evvela Tatar konuşma dilinin çeşitleri, yani ağızlarıyla tanıştırmak yerinde olur.
Tatar'ın konuşma dili üç ağızdan oluşur: Orta (Bulgar), batı (Mişer), doğu (Sibir Tatar'ı).
Orta ağız çok önceden yeril Türk kabilelerinin Fin-Ugur'lar tesiri sonucunda oluşur. Bu ağızı kullananlar önceden Şuas, Biger, Biar, Biler, Bulgar gibi kavim adlarıyla da bilinirler. Başkurtların selefleriyle birlikte Biar ve Bulgar devletlerinde esas halkı oluştururlar. Kıpçakların bir grubu sayılırlar ve bu önemlerde bu devletlerin merkezinde yaşayan, hakimiyetinde olan kabileler olarak, diğer pek çok kabileyi kendi etrafında toplarlar. Orta diyalektin yerli (göçmen olmayan) ağızları sekiz türlüdür: 1) Dağ tarafı ağzı, 2) Kazan ardı ağzı (Tataristan'da), 3) Minzele ağzı (Tataristan'da ve Başkurdistan'da), 4) Böri ağzı (Başkurdistan'da), 5) Nokrat-Glazov ağzı (Kirov eyaletinde ve Udmurdistan'da), 6) Berengi ağzı (Mari ülkesinde), 7) Gayne ağzı (Perm ve Sverdlov eyaletlerinde), 8) Kamışlı ağzı (Şamara eyaletinde).
Orta ağzın yerlerinden göçen temsilcileri türlü yerlerde yedi ağız daha meydana getirirler: 1) Kasım ağzı (Ryazan eyaletinde), 2) Nugaybek ağzı (Çilebi eyaletinde), 3) tçkan ağzı (Çilebi ve Kurgan eyaletinde), 4) Sofakul ağzı (aynı yerde), 5) Zlatoust ağzı (Başkurdistan'da), 6) Kargalı ağzı (Orenburg eyaletinde), 7) Abdullin ağzı (aynı yerde).
Orta ağız diğerlerinden, Vyı o'laştırma (ba (o)la(o)lar), "y" sesini eleştirme, kalın k, ğ seslerinin olması ve c sedalısının sedasız ç varyantı olmasıyla ayrılır. Morfolojik açıdan orada mastar şekli çok varyanttı (banrga, barmalı, barmaga, barma, v.b) olarak kullanılır.
Batı ağzı konuşan Mişerler eski Agadik (akadır ~ akatsir ~ ağaç eri) kabilelerine dayanırlar, Oğuzlara yakın olan Alanlar, Hazarlar bünyesinde de vardırlar. Mişer ağzının su yapısı, bu yüzden; Oğuz ses sistemine yakındır, orada Vyı o'laştırmak, kaim k, g sesleri yoktur; Ortlar araşma da, Kazanlılar arasına da girerler. Fakat onların orta ağız temsilcileriyle karışması özellikle Rusların Bulgar topraklarını kolonileştirmesi döneminde daha güçlüdür. Rus sınırları batıya doğru genişledikçe, Mişerler, bekçi sıfatıyla, bu sınırlara göçürülmeye başlanırlar, önceki Mişer yerlerinde Ruslara yer de boşalmış olur böylece.
Mişer diyalekti şu ağızlardan oluşur: 1) Sirgaç ağzı (Nijigorad ağzı), 2) Çistay ağzı (Tataristan'da ve Şamara ülkesinde), 3) Çüpreli ağzı (Tataristan'da ve Çuvaşistan'da), 4) Melekes ağzı (Ulyanovski ülkesinde), 5) Hvalin ağzı (aynı yerde), 6) Temnikov ağzı (Mordoviya'nın kuzey batısında), 7) Lembir ağzı (Mordoviya'nın kuzey doğusunda), 8) Kuznetski ağzı (Penza, Saralar ve Volgagrad ülkelerinde), 9) Mordva-Karatay ağzı (Tataristan'da), 10) Baykıbaş ağzı (Başkurdistan'da), 11) Şarlık ağzı (Orenburg ülkesinde), 12) Sterlitamak ağzı (Başkurdistan'da).
Son üç-dört asırdır Kazakistan'a, Özbekistan'a, Kırgızistan'a, Ukrayna'ya ve diğer yerlere göç eden Tatarlar, kendi başlarına yaşamadıkları için farklı ağızlar oluşturamamışlardır.
Doğu ağzı diye hep Sibir Tatarlarının dilini kabul ettik. Sibir Tatarlarından toplanan folkloru da umumî Tatar folkloru olarak özel külliyatlara yerleştirdik. Fakat Sibir Tatarları İdil Tatarlarının asıl kütlesinden daha uzakta yerleşmişler, onlarla günlük bağlantı yoktur. Yine de Sibirya'ya sürülen Kazan Tatarları etkisinde olsa gerek, Sibir Tatarları XIX. ve XX. asır başlarında kendilerinin millî okullarında birbirlerini Tatar edebî dilinde okutmaya başladılar, yani İdil Tatarına benzediler. Fakat sonraki yıllarda Sibir Tatarları kendi devletçiliğini teşkil etmek için mücadelede İdil Tatarlarından farklı olan Sibir Tatarı teşkil etmek için mücadelede İdil Tatarlarından farklı olan Sibir Tatarı halkını oluşturmak, kendi ağızlarını edebî dil seviyesine çıkarmak için mücadele başlattılar. İdil Tatarları da, kendi edebî dillerini kurarken Sibir Tatarlarının dil özelliklerini edebî normlara sokmadılar. Bu yüzden edebî dile nazaran Sibir Tatarlarının dili sadece pasif diyalekt olarak kaldı.
Sibir Tatarlarının devletçilik için mücadelesini takdir ettiğimiz halde biz onların, yeni edebî normlar koymadan, İdil Tatar edebî dilini kanunlaştırması taraftarıyız. Zira yeni edebî dil teşkil etme sürecinde Sibir Tatarlarının Rusça'ya meyledip yok olma tehlikesi vardır.
Sibir Tatarları dili, yani Tatarcanın doğu ağzını kullananlar Tubil-trtış Baraba, Tom (Tomsk) mahallî gruplardan oluşur. Tubal-İrtış grubuna Tömen, Tubil, Saz tarafı, Tevriz, Tara ağızları girer. Baraba grubu ağızlara ayrılmaz. Tom grubuna Kalmak ve Yuyıştı-Çut ağızları dahildir.
Doğu diyalekti sedalıları sedasızlaştırma, üçüncü şahsın şimdiki zamanında -atı kullanmasıyla diğer ağızlardan ayrılır: paralı - edebîce hara "gidiyor".